Yerleşim yeri tarihi MÖ 1200’ler Frigler dönemine uzanan; günümüz kentinin temelleri ise kömür madeninin işletilmesi ile başlayan Zonguldak… 1829 yılında Uzun Mehmet’in bölgede kömürü keşfi ile kentin en önemli üretim kaynağının işletilmesine başlanır ve birbiri ardına maden ocakları açılır. Zonguldak, bugün Türkiye'nin yeraltı kaynakları bakımından zengin şehirlerinden biridir.
Kent, Batı Karadeniz boyunca uzanan güzel bir kıyı şeridine sahiptir. Kendine özgü tarihi dokusu ise ziyaretinizi haklı kılar. İstanbul’un fethi için hisarların inşaasında kullanılan sur taşları, Ereğli'den getirtilir. Fatih Sultan Mehmet’in, teşekkür amacıyla, fermanla Karadeniz Ereğli'ye diktirdiği çınarlar bugün hala görülebilir. Yönetim bazında Bolu’ya, orman varlığı olarak ise Zonguldak'a bağlı olan Yedigöller Milli Parkı kentin görülmeye değer alanlarındandır.
Çaycuma’da yer alan Lykurgos ve Ambrosia Mozaikleri, hayran bırakan güzelliktedir. Zonguldak’da Uzun Mehmet Anıtı, Cehennemağzı Mağaraları, yöresel Herkime Evleri, Orhangazi Camii gibi görülmeye değer pek çok yer mevcuttur.
Uğmaç çorbası, malay, cevizli dolma, tirit, pırasalı mancar, cizleme, yaprak sarma, cevizli kömeç, keşkek, çöpele, höttürme, beyaz baklava, pırasa çorbası, Zonguldak’ı ziyaret etmeyi planlayanlara önerilen özel tatlardır.